Türkiye Basketbol Federasyonu (TBF) Başkanı Hidayet Türkoğlu, 4 yıllık görev sürelerinde Türk basketboluna büyük katkı sağlayacak projeler hayata geçireceklerini söyledi. Hidayet Türkoğlu, TBF olarak yoğun bir çalışma süreci içinde olduklarını belirterek, projeleriyle ilgili detaylar paylaştı.
Türk oyuncuların, takım içi rekabette dezavantajlı durumda olduklarını anlatan Türkoğlu, “Türk sporcularımızın takımlarında daha fazla süre almasını sağlayacak operasyonlar yapacağız. Bu süreçte kulüplerimizin başarılarını sürdürebilmeleri için onlara desteğimizin devam etmesi gerekiyor. Düşüncelerimiz ve projelerimiz var. Arkadaşlarımız çalışıyor. Türk basketbolu için devrim niteliğinde kararlar alacağız.” dedi.
TBF olarak kulüplerle birlikte çalıştıklarını ancak milli takımların da her zaman göz bebekleri olduğunu vurgulayan Türkoğlu, “Amaç iki tarafın da başarısını sürdürebileceği, Türk oyuncularımızın daha fazla süre alabileceği, sorumluluk alabileceği bir ortam yaratmak. Kendi kulüplerinde gelişip, milli takımı uzun yıllar sırtlayacak oyuncular yetiştirmeye çalışıyoruz. Arkadaşlarımız iyi bir çalışma yaptılar. Önümüzdeki referandum sürecinden sonra güzel bir basın lansmanıyla projelerimizi paylaşmayı planlıyoruz.” diye konuştu.
“Sadece 4 yılım varmış gibi çalışıyorum”
TBF yönetimine 4 yıl için seçildiklerini hatırlatan Hidayet Türkoğlu, “Yönetim olarak bizim süremiz 4 yıl. Bu 4 yıl içinde ekip olarak basketbolun gelişimi için gece gündüz çalışacağız.” ifadelerini kullandı.
Basketbol camiasının, icraatlarını görmesinin ardından kendilerine yeniden görev vermek istemesi halinde buna olumlu bakacaklarını anlatan Türkoğlu, şunları kaydetti:
“Ben, sadece 4 yılım varmış gibi çalışıyorum. Ekibimle birlikte, yeniden göreve gelmeyecekmiş gibi hareket edip, 4 yılda basketbolu nereye getirebiliriz diye çalışıyoruz. Bu süreçte bize inansınlar ve güvensinler. Basketbolun gelişimi için bu sorumluluğu aldık. Herkes de bizi olumlu yönde destekliyor. Bu zamana kadar yapılmamış şeyleri hayata geçireceğiz. İnşallah tüm basketbol camiası da bundan mutluluk duyar.”
TBF olarak planlarını, kısa, orta ve uzun vadeli olarak 4 yıla yaymak istediklerine dikkati çeken Türkoğlu, “Sadece sonuç odaklı, kısa dönem çıkışları değil, çok uzun dönemli, derinlemesine düşünülmüş çözümleri masaya koymamız gerekiyor.” şeklinde görüş belirtti.
“Hiç yapılmamış bir proje olacak”
TBF Başkanı Türkoğlu, yaptıkları incelemeler neticesinde en büyük eksikliğin tesis olduğunu gördüklerini dile getirerek, “Bu konuda çok çalışıyoruz. Milli takımlarımız için kamp tesisi eksikliğimiz mevcut. Böyle bir tesisin yapılması için çaba sarf ediyoruz.” açıklamasında bulundu.
Abdi İpekçi Spor Salonu ve TBF merkezinin de içinde bulunduğu yaklaşık 42 dönümlük alanda bir spor kompleksi inşa etme planları olduğunu vurgulayan Türkoğlu, şunları söyledi:
“Tesis anlamında bu zamana kadar hiç yapılmamış bir proje olacak. Öyle bir tesis yapmak istiyoruz ki içinde 8 antrenman sahası ve kamp merkezi bulunacak. Dev bir kompleksten bahsediyoruz. Milli takımlarımıza ve gençlerimize bunu kazandırmak istiyoruz. Avrupa ve dünyada örnek olacak bir tesis meydana getireceğiz. Sporcularımızın ve hakemlerimizin kamp ve seminerlerinin tek çatı altında gerçekleşeceği bir merkez planlıyoruz. Abdi İpekçi Spor Salonu’nun içinde bulunduğu alanı yer olarak düşündük. Abdi İpekçi Spor Salonu için de düşüncelerimiz var ama henüz son kararını vermedik. İlk olarak tesisi yapıp, sonra mevcut salonun kararını vereceğiz.”
“Sporcu havuzu büyümeli”
Hidayet Türkoğlu, altyapıdan gelen sporcuların yeterliliği konusunda tereddütlerini aktararak, “Sporcu havuzumuzu büyütmemiz gerekiyor. Bu konuda eksiklik olduğunu düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
Hem kulüpleri hem de sporcuları göz önünde bulundurmaları gerektiğini vurgulayan Türkoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Profesyonellik öncesi hazırlığa çok inanıyorum. Profesyonel olmadan önce onların bol bol maç ve antrenman yapabilecekleri, oyun ve fizik anlamında kendilerini geliştirebilecekleri bir ortam oluşturmak istiyoruz. O havuz geliştiği zaman takımların da oyuncuların gelişimini görme fırsatı olacak. Şimdi 16-18 yaş aralığında profesyonel oluyorlar ama inanın fizik olarak şu anki şartlarda bazıları hazır değil. Mevcut uygulamada yabancı sayısının yüksek olmasından dolayı, fiziksel anlamda dezavantajlı oluyorlar ve rekabet edemiyorlar. Bizim uygulayacağımız programla rekabet şartları daha dengeli olacak.”
“Spor anlamında çok şanslıyız”
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı görevini de sürdüren Hidayet Türkoğlu, “Biz spor anlamında çok şanslıyız. Bunu samimiyetle söylüyorum. Sporun içinden gelmiş, profesyonel olarak spor yapmış, futbol oynamış bir cumhurbaşkanımız var.” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın basketbola olan merakının, kendisinin başdanışmanlık görevine getirilmesinin ardından daha da arttığını anlatan Türkoğlu, şöyle konuştu:
“Benden ilk istediği, basketbolun tüm Türkiye’ye yayılması. Futbol gibi basketbolun da tüm ülkeye yayılmasını istiyor. Onun desteğini her zaman hissediyoruz. İşlerimizi kolaylaştırıyor. Sayın Gençlik ve Spor Bakanımızla da yine çok iyi bir diyalog içindeyiz. İnşallah görev süremiz içinde hedeflerimizin bir kısımını yapabiliriz. Beklentilerin farkındayız. Bunu yapabilecek kapasitedeyiz. Eksiklerin neler olduğunu gördük ve bunun için iyi bir ekip kurduğumuzu düşünüyorum.”
Türkiye’nin önemli bir gelişim sürecinde olduğuna değinen Türkoğlu, “Ülkemizde, sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde kökten gelişim, değişim yaşıyoruz. Bu gelişmeler ülkemiz için önemli. Yıllardır birçok engel ile sürüncemede kalmış kararları, tek elden, ülkemizin gelişimini gözeterek hızlıca çözebiliyor, daha da hızlandırmak için çözümler üretiyoruz. Buna en güzel örnek, geçtiğimiz ay içinde Milli Eğitim Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında imzalanan anlaşmadır. Okulların spor alanları, eğitim saatleri dışında kullanıma açıldı.” ifadelerini kullandı.
Hem Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı hem de TBF Başkanı olarak gurur verici iki görevi birlikte üstlendiğine dikkati çeken Hidayet Türkoğlu, şunları aktardı:
“TBF başkanlığından önce sayın Cumhurbaşkanımız, başdanışmanlık göreviyle beni onore etti. Bu şekilde, sporun gelişimi için yapılması gerekenleri daha yakından görme fırsatımız oluyor. TBF’de ise uygulama açısından avantajlıyız. Sorumluluklarımızın bilincindeyiz. Ben bir spor adamı olarak tüm branşları takip eden, genç sporcuların daha iyi yerlere gelmesi için ekibimle birlikte takibini yapıyorum. Bu konuda ülke olarak iyi durumda olduğumuzu söyleyebilirim. Gençlik ve Spor Bakanımızın yürüttüğü bir politika var. Biz de federasyonlar olarak onları takip edip, ileriye dönük daha iyi çalışmalar yapacağımızı düşünüyoruz.”
Türkoğlu, her branşta sporun önemine de değinerek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Sporun bize ve ülkemizin gelişimine katkısının yeterince anlaşılmadığını düşünüyorum. Aileler, çocuklarının gelişiminde sporun sadece vücut sağlığı için gerekli olduğuna inanıyorlar. Halbuki sporla kazandığımız çok daha büyük nitelikler var. Bunların arasında, ahlaki değerlerimizin oluşumu, takım ruhu, sorumluluk duygusu, inanç, öz güven, irade gibi pek çok vasıf sayabiliriz. Saydığım bütün bu değerler, aslında toplumumuzu oluşturan en saf yapı taşlarıdır. Ülkemizin gelişiminde derinlemesine ihtiyaç duyduğumuz bu değerleri, doğru kurgulanmış spor politikaları ile oluşturabiliriz. Gelişmiş sayılan toplumlarda sportif başarılar, tesadüfi değildir.”