2013 NBA Finalleri 6. Maç. San Antonio Spurs seride 3-2 önde. Son 28 saniyeye de 94-89 önde giriyor. Kenarda kupa töreni hazırlıkları başlamışken önce Mike Miller, LeBron James’in kaçırdığı 3’lüğün ribaundunu alıp LeBron’a geri gönderiyor; James bu sefer 3’lükte başarı bulup skoru 20 saniye kala 94-92’ye getiriyor. Sonrasında Kawhi’ye yapılan faul ve onun 1/2 isabetiyle skor 95-92 oluyor. Son hücumda ise kısa beşiyle çok iyi savunma yapan Spurs, Lebron James’in kaçırdığı üçlüğün ribaundunu Tim Duncan’ın kenarda olduğu o son anlarda Chris Bosh’a kaptırıyor ve Bosh’un pasıyla köşede topla buluşan Ray Allen’in topuklarını yere değdirmeden attığı üçlükle karşılaşma uzatmaya gidiyor. Sonrası ise malum uzatmada önce 6. maçı kazanan Heat, 7. maçı da kazanıp şampiyonluğa ulaşıyor.
O San Antonio ile Fenerbahçe arasında var olan ve olması gereken benzerlikler var. Var olan benzerlik Fenerbahçe tıpkı o San Antonio takımı gibi şampiyonluktan sadece 1 ribaunt uzaklıktaydı. Rakip son hücumunu yaparken en kıymetli ribaunt ismi oyunda değildi. Ve o kaçan şut rakibin en değerli ribaunt oyuncusunun olduğu bölgeye doğru sekti.
Var olması gereken benzerlik ise o yıkıcı sezon sonunun ardından Spurs’un sezonu açtığı ilk gün başta Tim Duncan olmak üzere tüm takım ağız birliği yapmışçasına tek bir şey söylüyorlardı: “Geri döneceğiz ve geri dönüp şampiyon olacağız.” Şimdi aynı sözleri Fenerbahçe cephesinde koç Obradovic ve Vesely söylüyor.
Söz vermek kolaydır onu gerçekleştirmektir asıl zor olan. O Spurs ertesi sezon geri dönüp finallerde bu kez Miami Heat’i darmadağın ederek 2014 şampiyonluğuna ulaşmıştı. Onlar sözünü tuttu sıra Fenerbahçe’de. Ki Obradovic genelde verdiği sözleri tutmasıyla bilinir…
DENEMEDEN OLMAZ
Kaybedilen bir finaldi belki ama kazanan olmak için fırsatlar hala önünde Fenerbahçe’nin. FIBA Ligleri’nin Eurolig’le birleşmesinin ardından yani modern F4 çağında; Real Madrid ile CSKA 4., Barcelona ve Olympiakos 3. F4’unda şampiyonluğa ulaştı. İşte bu yüzden finalde kaybeden olmayı düşünmektense sarı-lacivertlilerin kadro, yönetim, bütçe istikrarıyla moral bozmadan kazanan yolda devam etmesi gerekmekte. F4’un son 16 sezonunda (2000-01’de play-off usulü oynanan finalden sonraki F4’lar sayılarak) son dörtte 14 farklı takım kendine yer bulabilirken bu takımlardan sadece 10’u final yapma başarısı göstermiş. Finale kalıp da şampiyon olamayan sadece iki takım bulunmakta. Fenerbahçe ve TAU Ceramica (şimdiki adıyla Laboral Kuxta).
Futbolla benzetme yapacak olursak Şampiyonlar Ligi’nin geride kalan 24 sezonunda (modern Şampiyonlar Ligi dönemi) 18 farklı takım finalde kendine yer bulabilmiş. Hatta aynı şekilde Eurolig gibi son 16 sezonu baz alırsak bu rakam 16. Yani bir bakıma basketbolda elitler kulübünde yer almak en az futbol kadar zor. Belki de daha zor.
Son iki yıllık görünüşe ve gidişata bakılırsa F4’un gediklisi olma konusunda İtalyanlar’dan boşalan koltuğa Avrupa’nın en iyi ligi görüntüsündeki Türkiye Ligi adına Fenerbahçe kurulmuş durumda. 2 yıl üst üste F4 yaparak bir standart tutturulduğu kesin, ancak ileriki dönemlerde sarı-lacivertlilerin burada olacağının garantisi de yok. CSKA son 5 sezon üst üste bu seviyede yer alabilmiş tek takım. Son 16 sezonda 13 kez F4 yapan CSKA, 6 final oynadı ve 3 kez şampiyon olabildi. Bu seviyede kalabilseniz bile ne şampiyonluğun hatta ne de finalin garantisi var. Ama denemeden de olmaz.
Bizdeki algı maalesef şu; ilk sene F4, ikinci sene final, sonra hep şampiyon… Bazı hayallerin gerçekleşmiş olması bundan sonra da o hayallerin tekrarlanacağının ya da üzerine çıkılacağının garantisi değil. Her sezon yeni bir macera. Nasıl ki kadrosunun neredeyse tamamını koruyan son şampiyon Real Madrid, Fenerbahçe karşısında son 8’de ne hallere düştü. Kazanma isteğini yitiren mücadeleci ruhunu kaybeden bir Fenerbahçe de aynı duruma düşebilir. Kaldı ki Panathinaikos ile 5 Eurolig şampiyonluğu yaşayan Obradovic o süreçte bile 5 kez F4 dışında kaldı.
Finaldeki her iki takım da neden ligin en iyi takımları olduklarını kanıtladılar. 20 sayı geride olsanız da, rakibiniz 20 sayıdan geri dönüp öne geçse de mücadeleyi bırakmamayı şampiyon karakter olarak gösterdiler. Bu ruhu kaybetmeyen takımı korumak oldukça önemli.
Ancak gelecek sezon planlamasında takımın öncelikle gard pozisyonuna oyun kuran bir esas adam bulması gerekmekte. Ricky Hickman çok kısıtlı sürelerde her ne kadar faydalı olsa da fiyat/performans olarak daha iyi isimlere yönelmek mümkün. Vesely’nin sakatlık döneminde ortalama 30 dakikanın üzerinde sahada kalan Udoh’un da yedeklenmesi şart. Onun dışında en önemli şey kadronun korunması. Tabii eğer Vesely tekrar NBA denemek isterse planlar değişecektir.
Şimdilik Eurolig tarihinin en başarılı Türk takımı olarak adını tarihe gümüş harflerle yazdıran Fenerbahçe seneye o tarihin üzerinden altınla geçmek için mücadele edecek. Umarız bu daha başlangıçtır ve Yunanlar, İspanyollar, İtalyanlar gibi birçok takımımız F4’lere finallere ve şampiyonluklara ulaşır. O zaman bu ilk F4’lerin finallerin anlamı daha da manalı olur.
Daha nice F4’lere nice finallere teşekkürler Fenerbahçe…