7 Ekim 2024, Pazartesi
spot_img
Ana SayfaDİĞERARŞİVFehmi Sadıkoğlu: 'ABD-Türkiye kıyaslaması'

Fehmi Sadıkoğlu: 'ABD-Türkiye kıyaslaması'

Türk basketbolunun efsane ismi Fehmi Sadıkoğlu, Dünya Basketbol Şampiyonası'nda Türkiye'nin maçlarını sitemize yorumlayacak. İşte Sadıkoğlu'nun ilk değerlendirmesi olan Türkiye-Rusya yorumu…

Bu iki günün sonunda şampiyonluğa en yakın favorim ABD ortaya çıkarken, sadece gönlümün değil, ciddi favorim Türkiye öne çıktılar. Yunanistan için ise favorim kararımı iki cezalı oyuncuları bizim maçta ilk kez oynayacaklarından daha sonra vermek istiyorum!

Neden en büyük favorim ABD?

Coach Mike Krzyzewski takım hücum ve savunmasını en iyi çalışan ve uygulayan bir takım modeli oluşturmuş. Baskılı savunmaları sonrası buldukları kolay basketlerle coşuyorlar, rakiplerinin de bir o kadar inancını kırıyorlar. Böylelikle göze hoş gelen bir basketbol izletirlerken oyuna daha çabuk ısınıyorlar. Daha da önemlisi bu kadar coşan, koşan ısınanlar içinde birileri yüksek moral ile sayıları sokuyor. ABD takımında savunmanın tüm detayları çalışılmış. Baskı sonunda rakip oyuncu aralıkları ve yerleri rakibin düşündükleri gibi olmuyor, üstelik sadece içeri disiplinsiz dalışlara kalıyor.Rakip hücumların son anında adam değişerek uzunlar pota altında savunma ribaundu için, kısalar koşmak için dışarıda kalmış oluyorlar.

Bu çok özveri, takım becerisi, disiplin ve tekrar gerektiriyor. Bu bilgide ve çalışkanlıkta onlardan başka bir takım olduğunu düşünmüyorum!

Sete set kalındığında da tecrübeli isimler kritik toplara sahip çıkıyor veya kendileri kullanıyor, ya da nişancılara asist yapıyorlar!
Türkiye benim ikinci favorim!

Coach Bogdan Tanjevic, Krzyzewski kadar işini iyi yapmış ve çok ciddi. Sistemi oturtana kadar çok zorlandığını, az buz da eleştiri almadığını da biliyoruz..

Rusya maçında açık açık savunmada iyi şeyleri görmeye başladım. Hemen hemen milli takımımızın turnuvalarda denemediği “baskılı zone savunması” ile maçın gidişatını lehine çeviriyor, diğer taraftan büyük silahlar kenara gelip agresif savunmacılarımız oyuna giriyor, rakip iyice yıpratılıp potadan uzak tutuluyor. Bir de günümüzün en önemli silahı “pick and roll” çemberden uzakta işe yaramıyor!
Böylece fizik olarak çok yeterli bulmadığım takımımız ekonomik olarak kullanılıyor oyun sonunda biraz daha diri kalabiliyor. Tanjevic de takımımızdan istediği yüksek performansı daha kısa sürelerde alabiliyor.

Benim gördüğüm ve en beğendiğim olgu ise öğrenmekte zorlanan Türk oyuncularından milli takımın kurtulmuş olmasıdır. Bu konuda da coachlar kadar Kerem, Hidayet, Ömer’i tebrik etmek isterim.

Başta kıyaslama dedim ama ABD ve Türkiye için benzer güzellikleri yazdım.

Tek farklılık topun rakip “drive” veya “pass” ile içeri girdiğinde ABD’den farkımızın yardım bölgelerindeki adamlarımızın top değiştikçe yerlerini yavaş değiştirmeleri ve kol ve bacaklarını kullanma biçimleridir. Porto Riko’lu Ramos gibi kollarımız asılı durmuyor ama, topa baskı esnasında topun çıkacağı yerleri yine kollarımızla daha iyi kapatmamız gerekiyor.

ABD’li oyuncular hem “Jump-inside” iyi yapıp, hem de pas kanallarını iyi kapatıyorlar. Rusya maçında bu dediklerim ABD takımından aşağı olmadığı gibi zaman zaman daha iyi idi.

Ama rakip “back-door” özellikle ters tarafta adam değişmeleri yapılmadığından “fast break” koşuları çok aksarken, ribauntlarda zaman zaman aksadı.

FEHMİ SADIKOĞLU

BENZER HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Reklam -spot_img

Son Haberler