Maç beklenenin aksine karşılıklı basketlerle başladı. Herkesin beklentisi her iki takımında sert bir savunma yapıp oyunun kontrolünü almak isteyecekleri yönündeydi. Ancak iki takım da kolay penetre edip çok sayıda üçlük kullandı. Bizim takımdan Ersan yüksek yüzdeyle oynayıp 12 sayıyı ilk çeyrekte bulunca bir anda öne fırladık. Ancak ikinci periyotta savunmacı tabir ettiğimiz oyuncularla oynayınca Yunanistan bir anda dengeye getirdi.
Yunanistan 3 pastan sonra Bouduris ile aynı noktadan 3 tane üçlük atarken takımımızdan kimsenin kılını bile kıpırdatması çok enteransandı. Hidayet her zamanki gibi ilk sayılarını devrenin sonunda faul atışları sonucunda buldu ve ilk yarıda hayal kırıklığı yaratmaya devam etti ancak diğer NBA patentli oyuncumuz Ersan’ın sayesinde ilk yarıyı 2 sayı önde kapatmayı başardık. İlk yarıda Yunanistan penetrelerini savunamadık, çoğu bomboş olacak şekilde üçlük yedik ve devre başabaş kapandı. Üçüncü periyotta takımımız savunma yapmayı hatırlayıp Kerem’in önderliğinde hücumda iyi organize olunca üçüncü çeyreği 14 sayı farkla önde bitirdik. Ersan bu çeyrektede inanılmaz bir yüzdeyle oynamaya devam edince Yunanistan için yapacak bir şey kalmadı. Muhteşem seyircimizin desteğiyle son periyota başlayan Millilerimiz maçı sürekli önde götürdü. Tanjeviç, Yunanistan geriye düşüp baskı yapmaya başladığı zaman iki oyun kurucu ile oynamaması az daha maçı tehlikeye atıyordu. Neyse ki seyircimizin müthiş katkısıyla yaptığımız iyi savunmayla maçı kopardık ve grup birinciliğini büyük ölçüde garantiledik.
Uzun zamandır yenemediğimiz Yunanistan’ı eze eze yenerek hem yılların intakımını aldık hem de dünya şampiyonasında iyi bir derece için avantajlı bir duruma geldik. Bu seyirciyle takımımızın sırtı kolay yere gelmeyecektir. Hidayet’in devreye gireceğini de düşünürsek ilerideki turlarda daha iyi olacağımızı ümit ediyorum.



