Alperen Şengün NBA’e parlak giriş yaptı. Henüz çaylak sezonunu yaşıyor olmasına rağmen olgun basketboluyla sanki yıllardır NBA’de oynuyormuşçasına rahat oynuyor. 14 yaşında Giresun’dan Bandırma’ya gelerek başladığı ve sürekli gelişerek sürdürdüğü basketbol serüvenini aynı hızla Amerika’da sürekli gelişerek devam ettiriyor.
Alperen kaç dakika oynarsa oynasın, rakip kim olursa olsun belli bir çizginin altına düşmüyor. İstatistik kağıdının çoğu yerini olumlu verilerle dolduruyor. Memphis Grizzlies maçında 15 sayı, 6 ribaunt, 6 asist, 3 blokluk performansıyla Yao Ming’den sonra bunu başaran ilk Rockets çaylağı oldu. Bir süre önce de ayak hareketlerini Yao Ming’e benzeten videolar yayınlanmıştı. İki oyuncuların görüntülerinin üst üste bindirilerek hazırlanan videolarla ayak hareketleri ve fake neredeyse birbirinin aynı. Memphis Grizzlies maçında hakem oyunu durduğunda attığı ters şut sosyal medyada viral oldu. Belki sayı olarak kayıtlara geçmedi ama basketbolseverler arasında uzun süre unutulmayacak bir görüntü olarak hafızalara kazıldı.
Basketbolcumuz zekasını kullanarak rakiplerine üstünlük kuruyor. 206’lık basketbolcumuz eski dönemin klasik pivot özellikleriyle günümüz pivotlarından aranan özelliklerinin bir karışımı adeta. Bu açıdan çok özel bir oyuncu. Boyu bir pivota göre kısa ayrıca atletizm eksikliği var. Bu fiziksel dezavantajlarını basketbol IQ’su ve dominant oyunuyla kapatıyor. Savunmada ayakları yavaş ama elleri çok aktif. Hem blok yapıyor hem de top çalıyor. Sezon başında 2.4 top çalmayla 6. sıradaydı. Maç başına 17.9 dakika oyunda kalıyor ve 9 sayı, 4.5 ribaunt, 2.6 asist, 1.1 top çalma ve 1.8 top kaybı yapıyor. % 35 üç sayı % 50 şut yüzdesiyle oynuyor. Saha görüşü çok iyi. Genelde rakip savunmanın baskısı altında oynamasına rağmen pas vermekte sıkıntı yaşamıyor. Basketbol sezgileri üst düzeyde. Genelde bençten geliyor. Agresif oyunuyla takıma enerji katıyor.
Alperen’in temel eksiği atletizmi. Fiziksel özellikleri nedeniyle hiçbir zaman atlet bir oyuncu olamaz ama belli oranda atletizmini geliştirebilir. Ana rolde bir oyuncu olmak için yaptıklarıyla yetinmemeli. Boyalı alanda etkili oluyor. Oyun bilgisiyle, fakelerle rakiplerini ekarte ederek pota altından sayı çıkarıyor. Yüzü dönük topla oynayabiliyor. Şutunu mutlaka geliştirmeli. Şutunu bir silah haline getirebilirse savunulması daha zor bir oyuncu olur. Top çalmaya odaklanması fazla faul yapmasına neden oluyor. Faulsuz savunma yapmayı öğrenmeli. Böylece oyunda kalma süresi de artar. Kolay faul aldığı için Koç Stephen Silas fazla süre vermiyor. Ayrıca top kayıplarını azaltmalı. Sezon başına oranda faul ve top kayıplarında azalma, şutunda belli oranda ilerleme bütün bu eksik yönlerini gidereceğinin işaretini veriyor.
Alperen’i özel kılan yetenekli olması kadar öz güvenli oynuyor olması. Güçlü rakiplere karşı daha iyi performans verdi. Rudy Gobert’e karşı oynadığı Utah Jazz maçında 14 sayı, Anthony Davis’e karşı oynadığı Lakers maçında 11 sayı attı. De Andre Ayton’un savunmasında Phoenix’e karşı 10 sayı 5 asist kaydetti. Ayton’ın oynamadığı bir diğer Phoenix maçında JaVale McGee’ye karşı 10 sayı 10 ribauntla double double yaptı. 2002 doğumlu basketbolcumuz kendisinden güçlü rakiplere karşı etkili olmasını yetiştiği Banvit organizasyonuna borçlu. Henüz 16 yaşındayken 2. ligde Bandırma Kırmızı formasıyla 22 dakika ortalamayla 35 maça çıktı. Bir sonraki sezon Banvit’le 1.ligde 13 dakika ortalamayla 22 maç oynadı. 18 yaşında Beşiktaş formasıyla 34 maçta 28 dakika ortalamayla oynadı. 19 yaşında NBA’e gidene kadar profesyonel seviyede 85 maça çıktı. Bunun verdiği olgunluk ve küçük yaşlardan itibaren fizik olarak daha güçlü rakiplerle mücadele etmeyi öğrenmiş olmanın verdiği güvenle her biri NBA’in elit pivotları olan rakipleri karşısında geri adım atmıyor.
Alperen’in çıkışı takım arkadaşları ve rakipleri tarafından da takdir görüyor. Christian Wood, çok iyi pasör olması nedeniyle Alperen’le oynamaktan mutlu olduğunu açıkladı. Milwaukee Bucks maçının ardından Giannis Antetokounmpo, “Alperen, çok iyi bir oyuncu. Sakin ve kararlı oynuyor. Şu an sırtı dönük oyunu yavaş kalıyor olabilir ama iyi ribaund alıyor, agresif oynuyor ve iyi perde yapıyor. Potansiyelinin sınırı yok.” sözleriyle 2002 doğumlu oyuncumuzun oyununu takdir etti. Houston Rockets taraftarı da basketbolcumuzu seviyor. Alperen saha içinde olduğu kadar saha dışında da sergilediği performansla NBA’in global çapta etkili olma hedefine uygun bir sporcu.
Temsilcimizin henüz 19 yaşında ve NBA’de ilk sezonu. Ayrıca Houston Rockets’ın belli bir düzen oturtamamış yeniden yapılanmakta olan bir takım. Bütün bu şartları ve yaptıklarını göz önüne aldığımızda ulaşabileceği seviyeyi düşünmek heyecan verici. Umarım medyanın taraftarın, rakiplerin ilgisi ve övgüsü oyuncumuzu şımartmaz. Buralara çok çalışarak geldi. Aynı kararlılıkta devam etmeli. Mehmet Okur ve Hidayet Türkoğlu gibi uzun ve başarılarla dolu bir NBA kariyer olacağını düşünüyorum.