20 Eylül 2024, Cuma
spot_img
Ana SayfaTHY EUROLEAGUEEfes büyük oynadı / GÖKHAN TÜRE

Efes büyük oynadı / GÖKHAN TÜRE

Anadolu Efes, “büyük maç motivasyonu” ile sahada olduğunda bambaşka bir takım kimliğine bürünüyor.

Barcelona deplasmanında da, dün Fenerbahçe BEKO karşısında 32 sayı farkla kazınırken de konsantrasyonu zirveye taşımanın karşılığını aldılar.

Kağıt üzerinde zaten Fenerbahçe’ye göre, özellikle de kısa rotasyonunda daha nitelikli bir oyuncu grubuna sahipler. Bunun aksini kimse iddia edemez. Ancak dün fark yarattıkları nokta, Sarı-Lacivertliler’in üst üste 10 maç kazanırken en yaptığı işi “daha iyi” yapmalarıydı. Oyunun ilk dakikasından son ana kadar motivasyon çıtasını bir an olsun düşürmediler. Farkın 30’ların üzerine çıktığı anlarda dahi bu böyleydi. Motivasyonun görünmeyen yüzü savunmaydı. Ancak işin hücum kısmında da rakamlara belirgin biçimde yansıyan bir fark yarattılar. 3 sayı çizgisinin gerisinden 25’te 14 (% 56), iki sayılık atışlarda 30’da 22 (% 73,3) ve serbest atış çizgisinden de 23’te 20 (% 87) isabetle oynayınca değil Fenerbahçe BEKO, Efes’in karşısında Euroleague’deki hiçbir takımın kazanma ihtimali olamazdı.

Ancak dün yadırganacak en önemli detay, Fenerbahçe BEKO’nun, kazandığı 10 maçın aksine ne motivasyon ne direnç ne de paylaşım açısından son dönemde görmeye alıştığımız çizgisinden çok uzakta oluşuydu. Efes takım halinde oyuna ne kadar konsantre ise Fenerbahçe de o kadar uzaktı. Bu dağınık görüntünün sebebi, dakikalar ilerledikçe açığa çıktı. Sakatlık sonrası hala hazır olmadığı bariz biçimde görünen Barthel’le maça başlamak ve sonrasında yine ısrar etmek, Vesely’yi dinlendirmek için, takıma henüz adapte olamayan (ve olma ihtimali de her geçen gün azalan) O’Quinn’den medet ummak, o gelmeden önce ve Barthel’in yokluğunda aldığı sorumluluğun hakkını veren Ahmet’i bu süreçte hiç aklına getirmemek ve sahaya sürmemek, sadece oyuncu değil antrenör bazında da motivasyonun çok da yukarıda olmadığının göstergesiydi. Sezon başındaki sıkıntılı süreçte sorumluluk alıp maç kazandıran Dixon’ın kenarda paslanması ve çok az dakika verilmesi, Perez’in kadroya dahi girememesi, kısalardan üretimde bu kadar sıkıntı yaşanan bir maçta göze çarpan diğer Kokoskov yanlışlarıydı.

Fenerbahçe BEKO adına dünkü yenilginin tek iyi yanı, üst üste 4 deplasman mücadelesi öncesi galibiyet serisini devam ettirmenin yarattığı psikolojik baskıdan arınmaktı. Elbette karalar bağlamaya gerek yok. Ama bu takımın 10 maç üst üste kazanırken sahaya yansıttığı doğruları, savaşımın, motivasyonun ve hem hücum hem de savunmada paylaşımın olmazsa olmaz olduğunu unutmamalı.

BENZER HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Reklam -spot_img

Son Haberler