Anadolu Efes’in yeni yıldızı Jordan Loyd, Basket Dergisi muhabiri Tan Özbudun’a özel açıklamalarda bulundu.
-Öncelikle İstanbul’a hoş geldin. İstanbul’dan ve Efes’ten beklentilerin neler?
Öncelikle şehirden başlarsak, açıkçası İstanbul’dan beklentim tam olarak ne bilmiyorum. Burada çok şey oluyor. Ama yıllar içinde birkaç kez geldim, her sene birkaç defa uğruyorum. Şehir gerçekten inanılmaz. Kültürü, insanları keşfetmeyi dört gözle bekliyorum. Basketbol tarafına gelince, zaten kendini anlatıyor: şampiyonluklar. Biz yeniden birkaç yıl önceki gibi Final Four’lara ve şampiyonluklara dönmek istiyoruz. Benim için bu çok önemli. Kazanmak her şey demek. Tek düşündüğüm bu. Zaten basketbol oynamamın sebebi bu. Bu sezonun hedefi de bu.
– Ayrıca harika bir milli takımı dönemi geçirdin. milli takımda sayı krallığında beşinci sıradaydın.
Öyle miymiş? Bilmiyordum. İstatistikler öyle diyorsa doğrudur.
– Milli takım deneyimi senin için nasıldı?
Harikaydı. Aslında hayatımda hiç parçası olacağımı düşünmediğim bir deneyimdi ama çok mutluyum ve minnettarım. Çok keyifli geçti. Polonya halkı beni ve ailemi kucakladı, bunu yapmak zorunda olmadıkları halde… Bize sadece sevgi gösterdiler. Ben de sahada aynı şekilde onlara geri vermek istiyorum. Bu, hayatımda bir kez yaşayabileceğim bir deneyimdi. İnanılmazdı.
– Efes’te Larkin, Beaubois gibi büyük oyuncular var. Kısa rotasyonda ciddi bir rekabet olacak gibi görünüyor.
Bence rekabet çok iyi bir şey. Avrupa’da üst düzey bir takıma gittiğinizde zaten her zaman birçok kaliteli oyuncu vardır. Rekabetin güzel olduğunu düşünüyorum ve bunun içinde savaşmayı dört gözle bekliyorum. Ama günün sonunda hepimizin aynı hedefi var: kazanmak. Ben her durumda adapte olabilen bir oyuncuyum, burada da farklı olmayacak. Koçun ve takımın neye ihtiyacı varsa, onu yapmayı dört gözle bekliyorum.



