Fenerbahçe Beko, Virtus Bologna deplasmanında zor bir dönemeci daha son 4,5 dakikada yine kısa oyuncularının becerisi, yaratıcılığı ve oyun aklıyla kazasız geçip liderlik koltuğundaki yerini korumayı başardı.
Geçen hafta, belki de Euroleague’in en zor deplasmanında Zalgiris Kaunas’ı yenerek ‘denizi geçen’ Kanarya’nın az daha ‘derede boğulmasına’ ramak kalmıştı dün… Rakibin şu ana kadar ortaya koyduğu performansın etkisiyle (2-10) maça düşük motivasyonla girmek, Virtus’un kadro kalitesi ile ters orantılı çizgisini değiştirmek için olabildiğince sert ve kararlı başlaması ile 40 dakikanın kolay geçmeyeceği hissi dakikalar ilerledikçe güçlendi. Daha ilk yarıda 10 top kaybı, 3 ana guardın yokluğunda mevcut guardlar Zagarsa ve Mays’ten hiç katkı gelmemesi, savunmadaki hatalar ile birlikte Virtus’a ikinci şans topları ile verilen sayılar ve kaçan boş turnikelere rağmen devre sonunda hala tek sayı geride olmak büyük mucizeydi!
Virtus, ikinci yarıya daha özgüvenli girip, Fenerbahçe’nin ‘zayıf karnı’ boyalı alanı Zizic’le işlemeye devam etti. Melli’nin de gününde olmaması ve hiç devreye girememesiyle eli iyice daralan Sarı-Lacivertliler için tek kurtuluş yine kısaların yaratıcılığına kilitlenip kalmıştı. 28. Dakikada Morgan’ın üçlüğüyle fark çift haneye çıktıktan (58-48) sonra Colson&Guduric ikilisinden gelen 6-0’lık seriyle kıvılcımı yaktı Fenerbahçe BEKO… Son periyoda girilirken fark 5 sayıydı, yine maçın içindeydik…
Son çeyreğe Tarık’ın üçlüğüyle girsek de Morgan’dan cevap gecikmedi. Hücum ivme kazanmıştı belki ama savunma hala istenen kıvamda değildi. Ta ki fark 34.37’de Shengelia’nın üçlüğüyle yeniden 10 sayıya (73-63) tırmanana kadar… Baskıda hata yapmaya yatkın bir takım olan Virtus’a karşı bu silahı devreye soktu Kanarya… Rkibini değişerek ve daha yakın savundu. Hücumda da sıcak eli Guduric’i topla buluşturup, potaya giderek sonuç almaya başladı. İtalyan ekibinin birkaç basit top kaybı da gelince 37.42’de Tarık’ın 3 serbest atışıyla 14-4’lük seriyle skora 3 dakika içinde dengeyi getirdi Fenerbahçe (77-77). Hemen ardından Cordinier’in el üstü üçlüğü gelse de Guduric’in önce çizgiden tek sayısı, ardından da 39.31’de sol çaprazdan müthiş üçlüğü gelince Fenerbahçe, 12. dakikadan sonra ilk kez ve en krietik anda yeniden öne geçmeyi (80-81) başardı. 39.40’ta Morgan faul alıp çizgiye gidip takımını tekrar öne geçirdi. Ancak mola dönüşü 39.46’da Nigel Hayes Davis en sevdiği işi yapıp bulduğu ‘can alıcı’ üçlükle ‘ben buradayım, durun bakalım’ dedi. Sonrasında da Pajola’nın çemberden dönen üçlük denemesi sonrası ribaundu alıp, faul çizgisine gidip, son 4,5 dakikadaki seriyi 23-9’a taşıyıp Virtus’un umutlarını sona erdirdi.
İlk 28 dakika 48 sayıda tıkanan Fenerbahçe BEKO, kalan 12 dakikada 38 sayı üretti. 3 çeyrekteki 56 sayıdan sonra son periyotta hücumdaki tıkanıklığı Guduric, Nigel Hayes, Tarık ve Colson ile açıp, deplasmandaki yenilmezliğini 5 maça taşıdı.
Marko Guduric’e ayrı bir parantez açmak gerekiyor… Sırp şutör, dün yine takımının ihtiyaç duyduğu anlarda devreye girip, sorumluluk aldı. Bu sezon geçmiş yılların deneyimini de artı hanesine eklemiş görünüyor. Daha az hata ile daha verimli oluyor. Geçmişte en çok kırılma yaşadığı karar anlarında bu kez daha akıllı ve soğukkanlı… Aman, O’na da nazar değmesin…
Tabii ki kazanma, özellikle de guardların sakatlığı ile boyalı alandaki verimsizliği sonlandıracak bir uzunun eksikliği derinden hissedilirken kazanmaya devam etmek çok ama çok değerli… Fakat kısaların ekstra eforuyla bu daha nereye kadar devam eder?.. Fiziksel ve mental yıpranma uzun vadede düşüşe neden olabilir. Bu bakımdan tekrar etmekte fayda var… UZUN TAKVİYESİ HEM DE EN KISA ZAMANDA ŞART…
Takımın gerek fiziksel ve gerekse zihinsel anlamda dinlenmeye ihtiyaç duyduğunu dün maç sonrası röportajda Nigel Hayes Davis de üstüne basa basa vurguladı… Hatta coach Jasikevicius’tan takımı adına 4 gün izin istedi. Bence, hafta sonu kazandıkları Anadolu Efes derbisi ile birlikte üst üste 7 kritik galibiyetle bunu hak ettiler.