Fenerbahçe BEKO, Pınar Karşıyaka'ya kaybederken teknik ekibi hakemlere büyük tepki gösterdi, Erdem Can'ı ilk kez bu kadar agresif gördük, Kokoskov maç sonunda ligin temiz olmadığı anlamına gelen bir konuşma yaptı. Sonlarda verilmeyen net bir faul, maç boyunca çalınan kolay teknik faullerle karşılaşan Fenerbahçe isyan etti.
Genelde maçları en dikkatli yönetilenler arasında bulunan Fenerbahçe bu tür hakem yönetimleri ile fazlaca karşılaşan bir takım değil, oysa ligde neler oluyor neler. Her hafta hakemler tarafından çıtır çıtır yenen takımlar var ama gıklarını çıkarmaya cesaretleri yok. Çünkü konuşana cezayı basıyorlar ve birçok kulüp için Disiplin Kurulu'nun kestiği cezaları ödemek bile bir sorun.
Konuşma cesaretini gösteremeyenler bu maçlardan sonra bizleri arayıp yakınıyorlar… Sonunda da şunu eklemeyi unutmuyorlar: Aman benim ağzımdan bir şey yazma, yazacaksan kendi görüşlerini yaz…
Dedik ya, genelde maçları en dikkatli yönetilen takımlardan biri Fenerbahçe… Ama hakemlerin bu sezon Fenerbahçe'ye yaklaşımı da değişmeye başladı. Çünkü Obradovic gibi dominant bir koçun yerinde şimdi Kokoskov gibi daha sakin bir koç var. Karşıyaka maçının en kritik anında kenarda Obradovic olsa, hakemlerin teknik faul çalmaya yürekleri yeter miydi?
Geçenlerde eski bir hakem arkadaşla maçlardan bazı hata görüntülerini alıp eğitim amaçlı yayınlamayı düşündük. Bir maçın ikinci çeyreği oynanırken o arkadaş, "Ben vazgeçtim, ilk çeyreğin tamamını vermemiz gerekir." dedi. Gülüştük ama vazgeçtik.
Sadece maçın bir taraftan karşı tarafa verilmesi dışında hakemlerin her iki taraf için de yaptıkları çok dikkat çekici hatalar oluyor. Bir maçın çok yüksek sayıyla bitirilmesine neden olan??? Kulağımıza gelen can sıkıcı söylentileri, ilgililere söylediğimizde ise "Dedikodularla uğraşmıyoruz." yanıtını aldık.
Dedikodu kötü şey ama şu da bir gerçek ki hakemler kumar oynamamalı, Casino için Kıbrıs'a defalarca gitmemeli… Kumar, kurtulması zor olan bir hastalık… Kaybettikçe gözün döner… Yılmaz Vural'ın antrenörlerle yaptığı söyleşide "Bahis şirketindeki arkadaşlarım basketbol hakemlerinin oyun oynadığını söyledi" ifadesi hiç etki yaratmadıysa, bizler duyarlılığımızı tamamen kaybetmişiz demektir…
Gelelim daha somut konulara… Sponsorlarının neredeyse tamamına yakınının Türk firmaları olduğu Euroleague'de düdük çalan tek hakem 30 yıldır sahalarda olan Emin Moğulkoç ise ve Estonya, Ukrayna bile bizden daha fazla hakemi Euroleague arenasına çıkarabiliyorsa bu konuda kaç yılın kayıp olduğunu siz hesaplayın…
Fenerbahçe'nin 18 farkla öne geçtikten sonra yaptığı hatalarla yakalanması teknik yönetimi ilgilendirir, hakemleri değil… Ve Kokoskov özellikle son dakikalardaki kararlardan şikayetçi olmakta haklıdır…
Merak ettiğimiz konu şu: Kokoskov konuşarak bir çığır açtı mı? Yoksa canı yananlar yine bizleri arayıp, "Şu hakem hatalarını dile getirseniz çok iyi olur ama sakın benim ismim geçmesin, mi diyecekler?
Bir not: Üzerinde sıkça durduğum bir konu var. Basketbolun izlenmesi için iyi oynanması ve iyi yönetilmesi gerekiyor. Jilet gibi duran Danilo Barthel'e çalınan ikinci faulden sonra bu maçı izlememeye karar verdim. Fenerbahçeliler'in yoğun tepkisi üzerine merak edip gece izledim. Basketbolu sevdirmek için hakemlerin rolü çok önemli.
Yazıyı Basketfaul'den okumak için tıklayınız.
Kaynak: Basketfaul