Hepimizin tercihleri ve yaşam kalitesi gelirlerimizle bağlantılı. 4 bin lira geliri olan bir aile 10 bin liralık evde oturabilir mi? Ya da haftanın 3 günü dışarıda yemek yiyebilir mi? Aileler bütçe sınırları içinde harcama yapmak durumundadır. Sorumluluk bunu gerektirir. Bireyler bir yandan da daha fazla çalışarak, kendisini geliştirerek yaşam seviyesini yükseltmek için gelirini artırmak ister.
REKLAM
ads by AdMatic
Sorumlu yöneticiler, kulüpleri de aileleri gibi görmelidir. Olmayan paralarla elde edilen hakedilmemiş başarılar, ertesi gün borçluların karşılarına dikilmesiyle kulüpler açısından drama dönüşür, kulüpler kapanır. Ancak maalesef bizde kulüpleri kötü yöneterek bataklığa sürükleyen yöneticilerin develete olan borçlar dışında yasal bir sorumluluğu yoktur. Onlar da zaten başlarına bir iş gelmemesi için vergi, stopaj gibi devlete ödenen kalemlerde borç bırakmazlar.
Federasyonların yapması gereken şey yöneticilerin sorumlu davranmasını beklemek ya da dilemek değil, yapılabilecek harcamaların çerçevesini belirlemektir. "Radikal kararlar alırsak kulüpler zorlanır" düşüncesinin arkasındaki tedirginliği anlayabiliyoruz ama herkes şunu farketmelidir ki, korunmaya çalışılan kulüpler, sorunlar büyüdükçe kapanmaya doğru gitmektedir.
Bu konuda mevcut federasyonun biraz geç kalmış da olsa mali disiplin konusunda bir çalışma yürüttüğünü biliyoruz. Açıkçası bu konu diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi yıllar önce yönergelere geçirilip uygulanmaya başlanmalıydı. Yani önlemler eski federasyonlar zamanında çoktan alınmış olmalıydı ancak seçim kaygısı sonucu gözardı edilerek bugünlere gelindi. Oyuncu menajerleri de piyasayı kızıştırıp, kulüpleri birbirine kırdırmışlar ve bugünlere gelinmesinde gerek federasyonlar, gerek kulüp yöneticileri kadar sorumsuz davranmışlardır. Herkes para kazanmak ister ama bunun sürekli olabilmesi için ortada dönen rakamların gerçekçi olması gerekir.
Türk basketbolu yeniden ekonomik değerlerini yaratana kadar küçülmek zorundadır. Artık birkaç kulüp dışındakiler astronomik transfer yapacak güce sahip değildir. Yerli oyuncuları geliştirebilirsek bu durumu bir fırsata çevirebiliriz.
Umarız TBF mali disiplinle ilgili düzenlemeyi daha fazla zaman harcamadan ilan eder. Uygulamaların bugünden yarına olamayacağını hepimiz biliyoruz ama örneğin, "2 sezon sonra borcu olan kulüpler, İDDAA, TBF geliri, TV gelirinden fazla harcama yapamazlar" gibi bir açıklamanın şimdiden yapılması bile bir milat olacak, kulüpler kendilerine çeki düzen vermeye başlayacaktır.
İçinde bulunduğumuz durumun moral bozucu olduğu bir gerçek ancak kulüplerin daha sağlıklı bir bünyeye kavuşacağı beklentisi ve belirtileri yarınlara daha ümitle bakmamızı sağlayacaktır.
Kaynak: Basketfaul
