Ankara Arena’da oynanan Rönesans TED-Galatasaray maçı öncesi, Ankara bölge hakemlerine il temsilciliği mail yollayarak maça girebilmek için kendilerinden bilet ya da davetiye talep etmemelerini, kendilerinde hiç bilet veya davetiye olmadığını söylüyorlar. (haklı olarak)
Çünkü ev sahibi takım kendilerine ihtiyaçları olan ölçüde bilet ya da davetiye vermiyor. Ve maalesef bu düzen Ankara basketbol il temsilciliğini hafta sonları lig maçlarında ev sahibi takım karşısında dilenci durumuna düşürüyor. Bir an önce İl temsilciliklerinin saygınlığına zarar veren bu durumun yönetmeliklerle yeniden düzenlenmesi ihtiyacı var. (Aynı zamanda Basketbol Federasyonu çalışanı olan İl temsilcisi arkadaşımız dahi salona alınmamış ve nahoş olaylar yaşanmıştır.)
Oysa salona gittiğimizde bahçede karşılaştığımız manzara, in cin top oynuyor. İyi bir amatör küme maçında bile ancak bu kadar kalabalık olur. Oysa sabahtan beri telefon edip davetiye isteyen birkaç basketbol sever için, camiadan birilerini aradığımızda aldığımız cevap "Ne olur kusura bakma, bu gün bir tane bile kalmadı elimizde ama yine de senin için bir bakalım" oluyor.
İki hafta önce Rönesans TED-Fenerbahçe maçında da aynı senaryo yaşanmış, güya yok satmışlar ancak maç başladığında gördüğümüz manzara da ise neredeyse salonun 3/2 si boş kalmıştı.
Dün de salona girdiğimizde karşılaştığımız manzara ;
Salon kapasitesi 10400, artırılmış kapasite 13000.
Salondaki seyirci sayısı 3960.
Yani 13000 – 3960 = 9040 adet boş koltuk.
Tamı tamına 9040 adet boş koltuk.
Maça gelmeleri halinde içeri girmelerine yardımcı olunmayacağı söylenerek uyarılan alt yapı maçlarını yöneten hakem sayısı ise 50, bilemediniz 60 kişi. (o da eğer hepsi birlikte maça gelirse)
Yani alt yapı hakemleri hep birlikte maça gelirler ise boş koltuk sayısı 9040 – 60 = 8980’e düşecek.
Kendilerini geliştirmeleri için çok sayıda üst düzey maç izlemeleri için sürekli telkinde bulunduğumuz bu genç hakem adayı arkadaşları her alt yapı maçında eleştirenler ise onların maçları izlemelerine yani gelişimlerine kendi ölçülerinde yardımcı olmayan kulüplerimiz.
Kısaca Cumartesi günü genç hakemleri maça almazlar, Pazar günü alt yapı maçında onlardan mükemmel yönetim beklerler. Nerede geliştirecek bu çocuklar kendilerini? Dün alt yapıdaki kendi sporcularınızı içeri alma sebebiniz ne idi acaba ? Onların gelişimine katkı sağlamak olabilir mi ! Bu ne yaman çelişkidir…! Nerede kaldı sosyal sorumluluğunuz ? Bu şekilde basketbola mı hizmet ediyorsunuz, yoksa sadece hizmetleriniz kulüpleriniz ile mi sınırlı..?
Yarın bu genç hakem arkadaşlar, “ hiç kimse kusura bakmasın, gelişimimize katkı vermeyen bu üst yapı takımlarının minik, yıldız, genç maçlarını yönetmek istemiyoruz derlerse doğru olur mu? Ne cevap vereceksiniz o zaman bu çocuklara? Minik, yıldız, genç maçınızı 19.5 TL’ye yöneten bu çocukların 40 TL vererek A takım maçlarınızı izlemelerini istemek midir profesyonelce kulüp yönetmek?
Konu sadece hakemler de değil. Ankara’da yaklaşık 150 tane alt yapı takımı var. Bunların antrenörü var, oyuncusu var, yöneticisi var… Hepsinin sizlerden rol model olarak öğreneceği çok şey olmalı. Bunun için de sizlerin organizasyonunu izlemeleri gerekli. Hepsinin nüfusunu toplasanız 5000 kişi etmez. Oysa her hafta sizin maçlarınızda 10000 kişilik koltuk boş kalıyor. Ama sizler ne yapıyorsunuz, tüm organizasyonu izlenmemek üzerine kuruyorsunuz. Batıkent bilmem ne takımının 14-15 yaşındaki pırıl pırıl basketbol aşığı lisanslı sporcusu ülkemiz koşullarında 40 TL verip nasıl izlesin sizin maçlarınızı söyler misiniz ? Öyle bir sistem kurmuşuz ki, hafta sonları basketbol camiası salonların önünde dilencilik versiyonları sergiliyor. Çok mu zor bu düzenlemeleri yapabilmek merak ediyorum.
Sakın ola ki kimse bana 6222 sayılı yasa gereği, bilet, koltuk, kural, gözlemci, federasyon vs bahanesi ile gelmesin. İşinize geldiği zaman yasa, işinize gelmediği zaman kasa… Olmaz böyle şey, niyetiniz varsa bunları düzenlemek 2 dakikanızı alır, ama niyetiniz yoksa…!
Kimse zannetmesin ki serzenişim sadece Rönesans TED kulübüne, aslında bu ağır tablonun rol modeli Ankara’da Türk Telekom kulübü olmuştur. Diğerleri onları takip ediyor.
Telekom takımı yöneticilerine sormak istiyorum. Yıllardır otobüsler tutup ve binlerce lira vererek her hafta salondaki koltukların üzerinde tepinerek, sağa sola küfürler yağdıran, etrafa saldıran, salonu kırıp döken bu çapulcu organizasyonunu yaparak, onları biletsiz (ya da kaynağı bilinmeyen biletlerle) salona sokarak suç işlediğinizin farkında mısınız ? (aslında hep merak etmişimdir, tüzel kimliği olan kulüpler bu çapulculara ödedikleri paraları ne şekilde muhasebeleştirirler !)
Bunların yerine Ankara alt yapı kulüpleri ve hakemleri için yeni düzenlemelerle yönetmeliklere uygun hale getirerek 500 kişilik bir yer ayırsanız ve basketbola da bir katkınız olsa, daha iyi olmaz mı ?
Salondaki özel güvenlik ekibinin başındaki şahsa da naçizane bir sorum var; Yeri geldiğinde Ankara Basketbol İl Temsilcisini dahi ( ki ofisi salon içerisinde) salona almamayı biliyorsunuz, daha doğrusu gücünüz ona yetiyor. Ama yukarıda bahsettiğim çapulcu sürüsünü salonu kırıp döksünler, koltukların üzerinde tepinip kırsınlar ve sağa sola küfür etsinler diye gözlerden uzak kapılar açarak kuralsız içeri alıp, yasalara aykırı ( bilmiyorsanız yasanın adını da buradan vereyim, 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin önlenmesine dair…) davranışınızın özel bir sebebi var mı ?
Son soru da federasyonumuza ; yukarıda bahsi geçen konular da yeni düzenlemelere ihtiyaç olduğu açık, bu konular da çalışmalarınız var mı, var ise kamuoyu ile paylaşabilir misiniz ? Özellikle 6222 sayılı yasaya aykırı hareket eden özel güvenlik firmaları ile ilgili denetleme ve yaptırım ihtiyacı olduğu çok açık. Çünkü bu özel güvenlik şirketleri yasaları uygulamak yerine, faturayı kesip parasını aldığı kulübün direktiflerini uygulamaktadırlar.
Aslında bu gün Ankara takımları özelinde hemen hemen tüm takımlarımız da yaşadığımız problemleri dile getirmeye çalıştım. Eleştirilerimi kişiselleştirip farklı mecralara taşıma gayreti içerisinde olacak yorumların geleceğini biliyorum. Ricam, üzerine vazife olmayan insanların olayları kişiselleştirerek yanıt verme zahmetine girmemesi.
Kaynak: Basketfaul