Fenerbahçe BEKO, Euroleague’de İtalya’da kaybettiği Virtus Bologna’dan rövanşı tam 20 üç sayılık isabetle kulüp rekorunu kırarak 32 farkla alırken her yönüyle göz kamaştırdı.
Geçen hafta Partizan deplasmanında kazanırken de hücumdaki görkemli performans dikkatleri çekmişti Kanarya… Virtus karşısında dozajı daha da arttırdı Sarı-Lacivertliler… Daha ilk çeyrekte 7 üçlükle rakibi kroki vaziyete getirdiler… İkinci periyotta da üçlük yağmuru devam edince devre sonunda Kanarya, Virtus’u ikiye katlamış (58-29), galibiyeti de garanti altına almıştı. Bunun da altında yatan en önemli neden “baş döndüren pas trafiği ve paylaşımdı”… Bu iki parametrede Kanarya’nın takımca gösterdiği müthiş ahenk, sonuca da doğrudan yansıdı. 12 oyuncu skora, 11 oyuncu ribaunda, 9 oyuncu da asiste katkı verdi ki kağıda yansıyan bu detay da çok şey anlatıyor…
Dün, en az şut yüzdesi ve form grafiği kadar önemli olan başka artılar da vardı… Sıralayalım…
1) Kanarya’da artık topu paylaşmak bir alışkanlık seviyesine gelmiş… 2-3 pozisyon hariç bencillik yok denecek kadar az…
2) Hücumda topu paylaşma, savunmada da yardımlaşma ile vücut bulmuş halde… Özellikle dünkü maçta, farkın 30’lara çıktığı sürelerde dahi savunma direncinde standartların korunması, takım bilincinin ve ciddiyetin de oturmaya başladığının göstergesiydi.
3) Takımın saha içi liderinin Guduric olduğu ve artık bu gerçeği tüm takım arkadaşlarının kabullendiği görülüyor… Guduric de açıkçası o pozisyonu fazlasıyla dolduruyor.
4) Itoudis’le bazı oyuncular arasında iletişim sorununun giderilmiş… Wilbekin, Nigel Hayes, Booker, Pierre gibi isimlerin verimliliğinden de bunu anlamak mümkün… Hepsi tek bir hedefe odaklanmış durumdalar…
5) Takımda görülen en belirgin olumlu değişiklik ise “rollerin netleşmesi”… Oyuncuların alacağı süre kimin, ne zaman kenardan geleceği, kimin daha fazla kimin daha az sahada kalacağı konusunda da önemli yol kat edildiğini ve bunun oyuncuların vücut diline de yansıdığını görüyoruz…
6) Jekiri ve Bjelica’nın sakatlıktan dönüşü, Tyler Dorsey transferi derken Kanarya’nın rotasyonu alabildiğine genişledi. Sezonun, buna en ihtiyaç duydukları evresinde çoğalmaları onlar için net bir avantaj olacak. Ve uzun yıllardır hep yüzüp yüzüp kuyruğuna geldiğinde sakatlıklar yüzünden bir değil birkaç kez kupaya giderken “yolda kalan” Kanarya için bu güzel bir gelişme…
32 farklı bu galibiyet oyuncuların özgüven seviyesine de artı değer katacaktır. Ancak tabii ki fazla da abartmadan, ayakları yere basmalı… Haftaya Maccabi deplasmanı ile başlayıp sezonun sonuna kadar devam edecek her biri adeta “final gibi” bir dolu maç var… Burası Euroleague, rehavete gelmez (bakınız Olympiakos; Armani deplasmanı!)…
