Basketbolcularımız için sezonun geneli iyi geçti diyebilirim. Çaylak oyuncularımızdan Alperen Şengün öz güveni ve oyun zekasıyla dikkat çekti. Ömer Faruk Yurtseven az şans buldu ama çok iyi değerlendirdi. Ribauntlarıyla takıma katkı yaptı. Cedi Osman’ın Cavaliers’de rolü netleşti. Kenardan gelerek Cavaliers’e dış şut katkısı verdi. Furkan Korkmaz sezon başı üç senelik kontratla huzuru buldu ama istikrardan uzak bir sezon geçirdi. Ersan İlyasova, covid vakalarının arttığı süreçte Chicago Bulls’dan 10 günlük kontrat kaptı ama oynatılmadı. Aslen Kırım Türkü olan basketbolcumuzun NBA macerası sona erdi diyebilirim. Seneye 38 yaşında olacak bir daha şans bulması çok zor. Sezon için kendi adıma sevindirici bir haber sağlığından endişe duyduğum Ömer Aşık’tan geldi. Tıpkı kendisi gibi eski bir Bulls oyuncusu olan Joakim Noah’ın anma organizasyonuna katılan Ömer oldukça sağlıklı göründü. Tam olarak tanısı konulmayan bir rahatsızlık nedeniyle basketbolu bırakmıştı oyuncumuz. İki senedir kendisinden en ufak bir haber çıkmayınca sağlık sorununun ciddi olduğunu düşünmeye başlamıştım. Çok şükür ki sağlığı yerinde görünüyor. Umarım daha sık ve sağlıklı haberler alırız kendisinden. Gelelim oyuncularımızın bireysel sezon analizine..
Alperen Şengün: Alperen 16. sıradan seçildiği Houston Rockets formasıyla çok iyi bir çaylak sezonu geçirdi. İstikrarlı oynadı. 60 maçta forma giydi. 19 dakika oyunda kaldı. 9 sayı, 5 ribaunt ve 2.4 asistlik katkı verdi. Basketbol IQ’suyla dikkat çekti. Yüzü dönük topu alınca iyi bitiriyor. Savunmayı aşamadığında ise pas yeteneğiyle boştaki arkadaşını buluyor. Sırtı dönük oyunda yavaş ama ayaklarını çok iyi kullanıyor. Bu özelliğiyle Yao Ming’e benzetildi ki ben bu görüşe katılıyorum. Alçak postta yüzü dönük olarak top alıp sırtı dönük iyi tamamlıyor. Alperen çok özel bir pasör. Şu an için şutunu pek göremedik ama gerek şut stili gerek faul yüzdesi ve çalışma disiplini bu sorunu kısa sürede çözeceğini gösteriyor. Houston Rockets’ın bir oyun planı oturtamadığını dikkate aldığımızda basketbolcumuzun zor şartlarda etkili olduğunu görüyoruz. Bu Alperen adına çok olumlu bir durum. Oyuncumuz topu domine eden ve günü gününü tutmayan Kevin Porter JR’la oynadığı için aslında potansiyelini yeterince sergileyemedi. Topsuz kat edebilen gardlarla oynasaydı çok daha etkili bir Alperen izleyebilirdik. 2.06’lık oyuncumuz 19 yaşında olmasına rağmen olgun bir oyun tarzına sahip. Rekabetçi bir yapısı var. Karşısında kim olursa olsun geri adım atmıyor. Şu an için en önemli eksiği kolay faul yapması. Top çalmaya fazla konsantre olması gereksiz faul almasına yol açıyor. Faulsuz savunma yapmayı öğrendikçe oynama süresi 25-30 dakikaları bulabilir. Alperen’in atletizm eksiği dışındaki başta şut ve dripling gibi diğer bütün eksiklerini gidereceğini düşünüyorum. Atletizm çalışarak elde edilecek bir özellik olmadığı için savunmada belli bir handikap oluşturacak kendisinde. Ancak çok daha dezavantajlı bir fiziğe sahip olan Nikola Jokic’in savunmada geldiği aşama Alperen’in ortalama bir savunmacıya dönüşmesinin çok zor olmadığını gösteriyor. Çalışarak bunu başarabilir ki Alperen çalışmaktan kaçınmayan bir oyuncu. Bireysel antrenmanlarla eksiklerini gidermeye çalışıyor. 2002 doğumlu basketbolcumuz büyük potansiyele sahip. Mehmet Okur ve Hidayet Türkoğlu gibi önemli bir NBA kariyeri olabilir. Yeter ki konsantrasyonunu yitirmesin ve sakatlıktan korunabilsin. Önü çok açık.
Ömer Faruk Yurtseven: Ömer 5 yıllık zorluklarla dolu bir mücadelenin ardından kendini NBA’e atmayı başarmakla kalmadı şans bulduğu maçlarda çok iyi oynadı. 98 doğumlu basketbolcumuz 15 dakika üzeri şans bulduğu yaklaşık 23 maçta 10.4 sayı, 10.5 ribaunt ortalaması tutturdu. Bam Adebayo’nun sakatlığı sürecinde ilk 5 pivotu olarak 20 dakika ve üzeri oynadı ve başarılı oldu. Dewayne Dedmon’un sakat olduğu iki maçta 15 dakika civarı oyunda kalıp yedek pivot olarak da göz doldurdu. 2.13’lik oyuncumuz her iki rolü de oynayabileceğini gösterdi. Adebayo sakatlıktan döndükten sonra rotasyon dışında kalmasına rağmen pes etmedi. Görev verildiği maçlarda gene iyi oynayarak kendini daima hazır tuttuğunu gösterdi. Saha içinde ve dışında çizdiği olumlu tablo Ömer’e olan ilgiyi arttırdı ve takas döneminde Miami Heat’e onun için çok sayıda teklif geldi.
Ömer Faruk Yurtseven’in başarısının ardında kişisel çabası kadar Koç Eric Spoelstra’nın koçluğu yatıyor. Filipinli koç Ömer’i en iyi katkı vereceği şekilde oynattı. Savunmada yanında atlet bir oyuncu olan Caleb Martin’le oynattı böylece atletizm eksikliğinin sorun yaratmasına engel oldu. Hücumda Gabe Vincent ve Kyle Lowry’le ikili oynatarak bitiriciliğiyle skor bulmasını sağladı. Üstüne oyuncumuzun doğal ribaunt yeteneği eklenince Ömer’i olduğundan çok daha iyi oyunu olarak izledik. 23 yaşındaki basketbolcu ilk etapta şut eksiğini gidermeli. Kalıplı bir oyuncu olduğu için kısaların karşısında duramaz ama iyi yer tutarak boyalı alanı savunabilir. Ekstra çalışmalar yapan basketbolcumuzun Haslem ve Allen’la yaptığı bireysel antrenmanlar adeta kavga havasında geçiyor. Bu sertlik Ömer’i savunmada belli bir seviyeye taşıyacaktır. Fena olmayan bir pas yeteneğine de sahip. Bütün bu özellikler Ömer’in NBA’de kalıcı olmasını sağlar. Yeter ki şut ve savunmadaki eksiklerini gidermek için çalışmaya devam etsin.
Cedi Osman: Geçtiğimiz sene Koç JB Bickerstaff’ın nasıl kullanacağına karar verememesinden kaynaklı kötü bir sezon geçiren Cedi Osman, Koç Bickerstaff’ın rolünü netleştirmesiyle etkili oyununa geri döndü. 27 yaşındaki basketbolcumuz 56 maçta oynadı. 53 tanesinde bençten geldi. 23 dakika oyunda kaldı. 11 sayı, 2.2 ribaunt ve 2.1 asist ortalaması ile oynadı. % 35’lik oranla maç başına 2 üç sayı isabeti kaydetti. Asist ortalaması çaylak sezonu haricindeki en düşük rakam. Bunun nedeni koçunun 2.01’lük basketbolcumuzun topla şok daha az oynayıp şut sokmasını istemesinden kaynaklanıyor. Oyuncumuz istenilen görevi yerine getiriyor. Sanırım böyle oynamaktan da mutlu. Cedi Osman çok yönlü oyunu ve yetenekleriyle önemli bir oyuncu olacak potansiyele sahipti ama o tren kaçtı artık. Oyuncumuz rotasyonda 7. veya 8. oyuncu olarak NBA kariyerini sürdürecek gibi. Bu sene önceki sezonlara oranla daha istikrarlı oynadı. Bu seneye kazanç gözüyle bakabiliriz aslında. Asist başta olmak üzere diğer yeteneklerini kaybetmiş sayılmaz. Sadece dış şut özelliğini keskinleştiriyor.
Furkan Korkmaz: Furkan için rolünü bir türlü bulamadığı, istikrardan uzak ve çok zor bir sezon oldu. Bençten gelen nokta şutör rolünü Georges Niang’a kaptırdı ama top yönlendirici olarak 57 maçta 23 dakika süre bulmaya devam etti. 8.2 sayı, 2.9 ribaunt ve 2.1 asist ortalamaları fena gözükmese de dış şut yüzdesi % 29’da kaldı. Ayrıca maçtan maça değişen düşüşler yaşadı. 25 yaşındaki basketbolcumuz James Harden’ın takıma katılmasıyla oluşan yeni düzende adeta çöktü. Topu Harden domine ettiği için onunla oynayacak oyuncunun çok iyi bitirici olması lazım. Furkan topla az temas edip skor bulmayı beceremedi. James Harden geldikten sonra sayı ortalaması 2.5’a düştü. En iyi performansı 14 dakika oyunda kaldığı Brooklyn Nets maçında % 33 üç sayı yüzdesiyle bulduğu 8 sayı. Son üç maçta rotasyon dışında kaldı. 198’lik basketbolcumuz pozitif karakter ve çok zor bir topluluk olan Philadelphia taraftarınca seviliyor. Koç Doc Rivers’la da arası iyi. Ancak bütün bunlar Furkan’ın Sixers’ta kalıcı olmasına yetmez. Philadelphia artık iki süper yıldızın etrafında yepyeni bir basketbol oynuyor ve şampiyonluk istiyor. Embiid-Harden ikilisiyle uyumlu oyunculara ihtiyacı var. Furkan azar azar çok şey yapıyor ama bazı özelliklerini keskinleştirmeli. Ne yaparsa yapsın elit bir savunmacı olamayacağına göre hücuma odaklanıp şut formunu yükseltmeli en önemlisi de istikrarlı şut atmalı. Aksi takdirde takaslanma olasılığı çok yüksek.