15 Kasım 2024, Cuma
spot_img
Ana SayfaTHY EUROLEAGUEAtan değil tutan kazandı / GÖKHAN TÜRE

Atan değil tutan kazandı / GÖKHAN TÜRE

Anadolu Efes, Khimki deplasmanında ‘fabrika ayarlarına’ döndü, Rus rakibini 28 sayı farkla devirerek beşinci deplasman mücadelesinden dördüncü galibiyeti çıkardı.

İki gün önce evinde Bayern Münih’e kaybeden ve evindeki 4. maçta 3. yenilgisini alan Efes için Khimki mücadelesi, bu mağlubiyeti telafi etmek için iyi bir fırsattı. İlk çeyrekte ortada NBA tadında bir restleşme vardı. Khimki, üç sayı çizgisinin gerisinden, biraz da Efes’in buna davetiye çıkarmasıyla 7’de 6 gibi olağanüstü bir isabet yüzdesi tutturdu ve 30 sayı bulduğu bu periyodu da önde kapadı. Efes’in, bazen devrede bile yemediği bu sayının ardından ikinci periyotta reaksiyon vermesini bekliyorduk. Ama bu beklenti ikinci çeyrekte de tam anlamıyla karşılık bulmadı. Neyse ki Khimki bir savunma takımı değildi ve Efes’in de yüzdeli oyunu ile karşılık vermesiyle, biraz da Khimki’nin isabet yüzdesinin standartlara inmesiyle Efes, devrede 58 sayı bularak 7 sayı farklı üstünlükle soyunma odasına gitti.

Soyunda odasından dönüşte kılıcı çeken taraf Efes oldu. İki tarafta da “atıcıdan” geçilmiyordu. Fark yaratmak için bir “tutan” gerekiyordu ki Doğuş Balbay’ın ilk beşte sahada olduğunu görünce Efes’in savunmada vidaları sıkacağını anlamak zor değildi. Doğuş’un ilk hamlesi, Shved’in elinden topu çalmak oldu. Ve ardından her şey çorap söküğü gibi geldi. Doğuş’un koyduğu eneriye Larkin ve Simon da eşlik edince beklenen ‘balyoz’ etkisi görülmeye başladı. İlk içi çeyrek toplamda 51 sayı bulan Khimki, bu periyotta 12 sayıda kaldı. Efes’in hücum performansında ise bir değişiklik yoktu. Çünkü Khimki’nin oyuncu portföyünde işin savunma yönünde takımı ateşleyecek, rakibe ‘dur’ diyecek bir isim de yoktu. Durum ve hal böyle olunca ortaya 28-12 gibi müthiş bir seri çıktı. Son çeyreğe girilirken Efes , maçı dönüşü olmayan yola sokmuştu bile…

Son bölümde de Khimki kovalayan, Efes ise kaçan taraftı. Lacivert-Beyazlılar tempoyu düşürüp, Rus ekibine koşma ve coşma şansı ve dolayısıyla da geri dönüş şansı tanımadı. Ve Efes, hem evdeki kayıpları telafi eden deplasman galibiyetlerine bir yenisini ekledi, hem de moral motivasyonu da tekrar artı hanesine koydu.

Anadolu Efes’le Khimki’yi birbirinden ayıran iki hayati özellik, Efes’in saha içinde ‘gerçek’ liderlere sahip olması ve savunma kabiliyetiydi. Bu iki artıyı sahaya yansıtan Efes, zor gibi görünen maçı da kolaya dönüştürdü.

Larkin’e ve Simon’a da ayrı bir parantez açmak gerek… Hatta Moerman’a da… Larkin’in hala zamana ihtiyacı olduğu gerçek… Ancak ikinci vitesle dahi olsa Efes’e çok değerli katkı verdiğini görmek güzel. Dün, o müthiş deliciliğinden ve üç sayı çizgisinin gerisinden güzel örnekler verse de en dikkat çekici yanı, savunmaya ve takım arkadaşlarına topu paylaştırmaya, pozisyon hazırlamaya da fazlasıyla özen göstermesiydi. Simon, bu sezon kariyerinin en parlak dönemini yaşıyor. Yeteneği, oyun zekası ve tecrübesiyle Efes’in son dönemde en faydalı isimlerinin başında geliyor. Moerman da uzunların üst üste gelen sakatlıkları sürecinde bazen pivot, bazen de asli görevi dört numaradan üretim konusunda şutör bir uzun olarak işin hem savunma hem de hücum kısmında sivriliyor.

Sonuç itibarıyla Efes, geçen seneki basketbol kalite kıvamına doğru ilerlemeyi sürdürüyor. Arada yine kayıplar olabilir ama Dunston ve Beaubois gibi eksikler de geri döndüğünde Lacivert-Beyazlılar’ın işi daha kolaylaşacak.

Gökhan Türe

BENZER HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Reklam -spot_img

Son Haberler